Şükran, kişinin sahip olduklarına duyduğu takdirinin bir ifadesidir. TDK’ya göre şükran, mutlu bir olay veya durumdan, yapılan bir iyilikten duyulan hoşnutluğu bildirme şeklinde tanımlanmaktadır. Antik zamanlardan beri din adamlarının ve filozofların ilgi alanı olan şükran kavramı, psikoloji literatürüne yakın bir zamanda girmiştir. Mevcut psikolojik araştırmalarda şükran, bir duygu ve histir; ancak aynı zamanda bir tutum, karakter özelliği ve hatta bir yaşam biçimidir (Elousa, 2015). Şükran, geleneksel ve daha yüzeysel bir şekilde kibarca teşekkür etmek anlamına gelmez, minnettarlığı daha derin bir düzeyde hissetmeyi ve geliştirmeyi ifade eder.
Pozitif Psikoloji ve Şükran
Şükran kavramı, Pozitif Psikoloji hareketi ile beraber psikoloji literatürene girmiş, akademik ve klinik çalışmalarda yer almaya başlamıştır. Pozitif psikoloji hareketi, zayıf yönler yerine güçlü yönlere odaklanan ve kötüyü onarmak yerine hayatta iyiyi inşa etmeyi amaçlayan, insan düşüncelerini, duygularını ve davranışlarını inceleyen bilimsel bir yaklaşımdır (Elousa, 2015). Pozitif psikoloji insanın iyi oluşunu merkeze almaktadır ve bunun üzerine çalışmaktadır. Olumlu duyguları daha fazla deneyimleyen insanların hem fiziksel olarak hem de psikolojik olarak daha sağlıklı oldukları yapılan araştırmalarda kanıtlanmıştır.
Araştırmalara göre şükran duymak, olumlu duygular, psikolojik ve fiziksel iyi oluş, güçlü sosyal ilişkiler ve güçlü dindarlık/maneviyat ile ilişkilidir. Daha spesifik olarak, daha çok şükran duyan insanlar daha sık olumlu duygular hissetme eğilimindeler; hayattan daha yüksek bir memnuniyet ve umutla zevk alırlar; ve daha az şükran duyan insanlara kıyasla daha az depresyon, endişe ve kıskançlık eğilimi gösterirler (Wood, Joseph & Linley, 2007). Ayrıca minnettarlığı yüksek olan kişilerin daha empatik olma eğiliminde oldukları gözlemlenmiştir.
Başka bir çalışmada, şükran duymanın yaşam memnuniyeti ile pozitif ve depresyon ile negatif ilişkili olduğu bulunmuştur. Bu çalışmanın sonuçları, şükran ilgili diğer çalışmaların bulgularını doğrulamaktadır.
Şükran, sosyal ilişkilerde ilginç bir şekilde önemli olabilir. Hayatta daha fazla minnettarlık hisseden insanlar, kendilerine yardım edildiğini fark etmeye, buna uygun bir şekilde davranmaya ve yardımı gelecekte bir noktada geri vermeye daha yatkın olurlar. Minnettar kişi iyiliğe karşılık verirse, diğer kişinin yeni iyiliğe karşılık vermesi daha olasıdır, bu da yukarı doğru bir yardım ve karşılıklı destek sarmalına neden olur. Benzer şekilde, nankör bir kişinin yardımı fark etme ve yardıma karşılık verme olasılığı daha düşüktür, bu da karşıdaki kişiyi yardım sağlamaya daha az istekli hale getirir. Bu nedenle, minnettar insanların daha fazla yakınlık ve artan karşılıklı sosyal destek ile karakterize edilen daha iyi sosyal ilişkilere sahip olmaları muhtemel görünmektedir (Wood, Joseph & Linley, 2007).
Araştırmalar ayrıca, daha çok şükran duyma eğiliminde olan kişilerin, egzersiz yapma, doktorlarının tavsiyelerine uyma ve daha sağlıklı bir yaşam tarzına bağlı kalma gibi sağlığı geliştirici diğer davranışlarda bulunma olasılıklarının daha yüksek olduğunu gösteriyor.
Şükran, çeşitli nedenlerle insanların yaşamları üzerinde dönüştürücü bir etkiye sahip olabilir. İnsanların şimdiye odaklanmasına yardımcı olduğu için olumlu duyguların gelişmesinde rol oynar. Şükran, bizi toksik, olumsuz duygulardan ve bunlara sıklıkla eşlik eden ruminasyondan uzaklaştırır. Şükran duyma, olumsuz duyguları ifade eden kelimelerin kullanımını engellediği için kişinin dikkatini olumlu duygulara yönlendirir.
Şükran duymak neye benzer?
Sahip olduğunuz şeyler için minnettarlığınızı ve teşekkürlerinizi ifade etmenin birçok farklı yolu olabilir. Örneğin, şunları içerebilir:
Minnettarlık genellikle o anda hissettiğiniz kendiliğinden oluşan bir duygudur. Bazı insanlar doğal olarak bunu diğerlerinden daha sık deneyimlemeye eğilimlidir, ancak uzmanlar bunun aynı zamanda geliştirebileceğiniz ve daha sık uygulamayı öğrenebileceğiniz bir şey olduğunu söylüyorlar.
Şükran Günlüğü Uygulaması
Şükran duymayı geliştirmek için birçok pratik uygulama vardır. Bunlardan en sık kullanılan yöntem şükran günlüğü tutmaktır. Şükran günlüğü, kişilere hayatlarındaki iyi şeyleri - minnettar olmaları gereken şeyleri tanımlama ve yansıtma yöntemi sunar. Şükran günlüğü uygulamasında, kişi her gün şükür duyduğu en az 3 şeyi ve neden şükür duyduğunu yazar. Bu uygulamanın tek bir kuralı vardır o da her gün farklı şeyler yazmaktır.
Şükran günlüğü örneği;
Mayıs
1 - Sıcak bir duş alabilmem
- Güzel bir akşam yemeği yemem
- Tüylü bir kedim olması
2 - Baharın gelmesi
- Haftasonu dışarıda gezebilmem
- Çok sevdiğim arkadaşlarım
3 - Kayıp kol saatimi bulmam
- Annemin bana hırka örmesi
- Temiz nevresimler
Bu şekilde tüm günler için en az 3 tane şükran duyduğunuz yeni bir şey yazılır. Bu günlük egzersizi yapmak, şükür duyma alışkanlığı oluşturmaya ve kişide minnettarlığı teşvik etmeye yardımcı olur. Yapılan bilimsel çalışmalar ve klinik gözlemler sonucunda şükür günlüğü tutmayı en az 1 ay boyunca devam ettiren kişilerin, minnettarlığın artmasıyla birlikte şükran günlüğü tutan insanların, şükran günlüğü tutmayan insanlara kıyasla yüksek düzeyde fiziksel, psikolojik ve ruhsal iyi oluşa sahip olduğunu gözlemlenmiştir.
Sonuç olarak, şükran, hayatımızı daha mutlu ve daha tatmin edici hale getirebilir, Şükran duyduğumuzda, hayatımızdaki olumlu bir gerçek veya olayın farkına varırız ve bundan faydalanırız; kendimizi iyi hissederiz. Ayrıca başkalarına minnettarlığımızı ifade ettiğimizde, onlarla daha yakın bir ilişki kurar ve sosyal ilişkilerimizi geliştiririz. Şükran sayesinde fiziksel sağlımızı geliştirebilir, uyku kalitemizi artırabiliriz. Şimdiye kadar göz ardı edilen bu kavram, basit gözükmesine rağmen hem fiziksel hem zihinsel anlamda gelişmemizi ve iyi oluşu yakalamamızı sağlar. Siz de şükran duymanızı geliştirmek için şükran günlüğü uygulamasını denemeyi unutmayın!
Yararlanılan Kaynaklar
Yazan: Psikolog Büşra Sena DURSUN